Koronavirüs pandemisi ile birlikte pek çok şirket uzaktan çalışmaya başladı ve bazı kurumsal şirketler pandemi sonrasında da uzaktan çalışma modelini devam ettirme kararı aldıklarını açıkladı. Eğitimin de koronavirüs süresince online olarak devam etmesiyle birçok kişinin şehirlere bağımlılığı kalmadı. Durum böyle olunca yazlıklar kışlığa döndü, büyükşehirlerde pandemiden kaçanlar sahil kentlerine akın etti.
Yüzde 62’ye kadar çıktı
Talep çoğalınca yazlık bölgelerde konut satış fiyatları ve tüm yıllık ya da sezonluk kira fiyatlarında büyük artışlar yaşandı. Endeksa.com’un verilerine göre, yazlık bölgelerde konut satış değerlerinde son bir yılda yüzde 32 ile yüzde 62 arasında artış görüldü.
Kiralarda ise yüzde 7 ile yüzde 37 arasında yükseliş oldu. Konut satış fiyatında en fazla artış görülen bölgeler Fethiye, Alanya ve Bodrum iken, kiraların en fazla artış gösterdiği bölgeler Urla, Çeşme ve Fethiye oldu.
Yükseliş sürecek
Yazı sahil bölgelerinde geçirmek isteyenlerin şimdiden harekete geçmesinde fayda var. Tıpkı erken rezervasyonda olduğu gibi, kış aylarında yazlık bölgede alım ya da kiralama yapmak da avantaj sağlıyor. Yazın satışta yüzde 5 ile 10, kiralarda ise yüzde 5’e kadar artış olacağı öngörülüyor. Endeksa Pazarlama ve Satış Grubu Başkanı Aylin Daylan, “6 ay sonra satış fiyatlarında en fazla artış Urla ve Bodrum’da; kira fiyatlarında en fazla artış ise Ayvalık ve Çeşme’de bekleniyor” dedi.
Kiralamak mı almak mı?
ProjEkspert Gayrimenkul kurucusu Emel Akbaş İdikut, pandemiyle birlikte yazlık bölgelerin 4 mevsim yaşama ev sahipliği yapmaya başladığını belirterek, “Yazlık evi yılda 4 ay ve üzerinde kullanım özgürlüğüne sahip bireyler için satın almak çok daha mantıklı. Çünkü tatil için ayırdıkları bütçe ile birkaç senede yatırımlarını amorti etmeleri mümkün. Ancak daha kısa sürelerde kullanım için kiralamak uygun bir seçenek” diye konuştu.
Seçerken bunlara dikkat!
EVA Gayrimenkul Değerleme Araştırma ve Raporlama Müdürü Şeyma Şehirli, yazlık alırken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
Yazlık bölgeye ulaşımın uygunluğuna dikkat edilmeli. Evin kış aylarında da kullanılabilmesi için duvar kalınlığının yeterli olması ya da bina izolasyonunun yapılmış olması gerekli. Arazi alınarak üzerine yazlık ev inşa edilecekse, arazinin imar durumunun yapılaşmaya uygunluğu değerlendirilmeli. Yazlık evin bulunduğu bölgede doğalgaz tesisatının bulunup bulunmadığı, internet altyapısının durumu sorulmalı. Yazlık evde tadilat, yeni ev eşyası ya da bahçe düzenlemesi gibi ekstra masraflar göz önünde bulundurulmalı. Yatırım amaçlı yazlık almak isteyen kişiler, bölgenin rağbet görme durumunu ve amortisman sürelerini dikkate almalı.
Geri dönüş süreleri ne kadar?
Yazlık evlerin amortisman süreleri (mülkün bugünkü değeri ve yıllık kira gelirine bölünerek bulunan yatırımın geri dönüş süresi) şehir merkezlerine göre daha uzun. Türkiye’de ortalama amortisman süresi 20 yılken, yazlıklarda amortisman süresi 25 yıldan başlıyor, 40 yılı aşıyor.
İşte o süreler:
